KEDİLER DE ŞEKER HASTALIĞI… (DİYABETUS MELLİTUS)
Öncelikle yazıma başlamadan kedinizi ne kadar iyi tanıdığınızı ve kedinizde ki değişiklikleri ne kadar kısa zamanda fark ettiğiniz konusunda birkaç dakika düşünmenizi isterim.
Hemen fark ettırecek ozellıkler
*Kilo alınca dikkatimi çeker.
*Çok su ihtiyacı..
*Vucuttaki yaralar.
*Obezite…
Ne kadar biz insanlara benziyorlar değil mi?...
Öncelikle yazıma başlamadan kedinizi ne kadar iyi tanıdığınızı ve kedinizde ki değişiklikleri ne kadar kısa zamanda fark ettiğiniz konusunda birkaç dakika düşünmenizi isterim.
Hemen fark ettırecek ozellıkler
*Kilo alınca dikkatimi çeker.
*Çok su ihtiyacı..
*Vucuttaki yaralar.
*Obezite…
Ne kadar biz insanlara benziyorlar değil mi?...
____________
Gelelim hastalıgın
Etki ve sonuçlarına.
Bu tarz hastalıkları öğrenmek adına tanı , tehsis ve tedavi sürecinde tıpkı biz insanlar gibi her hastalık tanı safhası çok önemli olduğunu belirtmek isterim.
İlk yazımda neden böyle bir konuyu ele aldığımsa tamamen bir tesadüfi bir bilinçlik.(ilerde yaşanmış hikayeler diye bir yazı ile anlatırım)
Hastalığın en çok erkek kediler de olması ve tedavisinin biz insanlarınkine oranla kronikleşmemesi ve üç aylık bir tedaviyle kan şekeri ayarlanmalarıyla eski sağlığına kavuşabileceğidir.
Hastalık en çok erkek kediler de oluyor. Obez ve ileri yaşlardaki erkek kediler de diyabetik şekere hastalığı primer olduğunda ; yani başka bir hastalık nedeniyle yan etkilerle kandaki şekerin yükselmesine bağlı değilde pankerasın yeterli ünsilin üretmemesi veya insiline karşı direnç göstermesi karşı ortaya çıkan bir durumdur.
Tıpkı her hastalık gibi bu hastalıkta belirli safhalarda gerçekleşip , uzun bir süre vucutta olup zamanla ortaya çıkan bir durumdur. Yani başka bir durum nedeniyle anlaşılması daha yüksek.
Mesela kedimizin aşırı kilo alması bizi hiç rahatsız etmez. Hatta hoşumuza gider. İştahının açıklığı , su içimi , mevsimsel kilo verip alması , mama değişikliği , yetişkin oldukça verilen gıda değişimleriyle bir çok yaptırımla kedinizdeki değişiklikleri bu tarz kendinizce cevaplar bulabilirsiniz. Bu tarz değişiklikler şeker hastalığı göstergelerinden biridir.
Kedilerin tüyleri en iyi sağlık göstergesidir. Deride kepeklenme , dökülme , keçeleşme , tüylerin kalitesinin değişmesi diğer etki göstergesidir.
İştah artışı ile birlikte , kedilerin vucutlarının bazı noktalarında dönküntüler başlar , ilk belirtilerin dikkatle görüleceği nokta ağız kenarında oluşan siyah noktalardır. Zamanla karın , meme çevresinde ve ileri safhada baldrı ve bacaklara kadar ilerler. Bu noktalar pek dikkat çekmeyen noktalardır. İlerleyen safhalarda bu noktalar kahverengi şeklinde ufak yaralara kadar ilerler.
Derilerinde tüy ve sık taranmayan tüy yapısıyla oluşan noktaların görünmesi imkansız anlarda hastalığın son safhasında bu noktalar kulak içlerinde görülebilecek cinsten ortaya çıkmaya başlar. Noktalar , huzursuzluk , kaşınma ve asabiyet yapar bir başka etkimiz de bu. Ve bu etken kaşıma ile hayvanın rahatlayamaması ile birlikte iştahı açan ve yemeğin bolca yenmesinin en önemli noktasıdır.
Bu Tarz belirtiler olduğunda kedinizde mantar olduğu söylenebilir. Yapılan mantar testiyle öyle olmadığı sonucuyla , mantar tedavisine başlanmış bir çok kedi olabilir. Bunun için sık sık kontrolle kedinizi takip edip başka tetkikler yapılmalıdır.
Başlangıçta vucutta ve bir çok yere yayılan döküntüler , zamanla ayak tırnaklarında görülür. Yağlı kahverimsi bir tabaka olur. Temizlense bile tekrardan olmaya devam eder. Zamanla tırnak etleri kızarmaya sonra da yara olmaya ve kanamaya başlar. Yapılan temizlemeler , sürülen pomatlar hiç fayda etmez. İyileşmeyen yaralarda hemen kan şekeri testi yaptırmak akla gelmelidir.
Tırnak ve patilerde önemli değişiklikler olur. Tırnaklar sertleşir , uzar ve kalınlaşır. Patilerde ise durum pembeler beyaz döner. ( öykünün kızı jalenin bir pembe patileri var yerim onu ben , çok sağlıklı :) ) patileri kuru ve dokunulduğunda bir hışır hışır ses durumu olur. Şeker tedavisiyle kandaki değişimle tekrar eskiye dönmeyle kedinizin sağlığındaki değişimi anlayabilirsiniz.
Kediler çok su tüketmezler. Doğal yaşamda avlandıkları hayvanların iç organlarından ve kanlarından bu gereksinimlerini temin ederler. Oysa evcil yaşamda avlanma şansı olmayan kediler , su ihtiyacı daha fazla olur. Yemek kaplarının yanına konan su gün aşırı ve bitince yenilenir. Aslında kedi taze ve duru su sever. Evin farklı yerlerine belirli aralıklarla tazelenmiş su koyarak kedinin su içme alışkanlığını taze su koyma şekliyle kazandırabilirler. Bu alışkanlığı kedinizde yapmazsanız tek su kabıyla kedinin ne kadar sıklıkla su içtiğini fark etmeniz zaman alabilir. Çok sık su içmeye başlayan kedimiz aslında çok önceden idrara sık çıkma ile vucuttaki şekerle kasların ve hücrelerin şekeri kullanıp enerjiye çevirememesiyle birlikte Halsizlik , güçsüzlü ve yorgunluk belirtisi gösterir.
Şekeri idrarla atmaya çalışan vucut kaybettiği sıvıyı fazla su içmeye başlayarak telefi etmeye çalışır. Ancak attığı sıvı , aldığı sıvıdan fazla olunca dehidrasyon yani sıvı kaybı başlar.Bu sırada çok yemesine rağmen vucut aldığı besini kullanamadığı için kilo kaybı oluşur. En tehlikeli dönemlerdir.
Kedi sahiplerini çok sık idrar yapma sırasında yanıltan sebeplerin başında sistitdir. Kendi varsayımlarıyla direk ilaç kullanılan kediler devam eden sorun nedeniyle yapılan testlerde sistit sonrası diyabet çıktı tehşishi konur.
Bu etkiler fark edilen kediyi veterinere getirdiğiniz de kedinize kan ve idrar testi yapacaklar, birkaç gün kan değerleri ölçülecek çıkan sonuçla üç ile altı ay süre zafında çoktan aza doğru insilin verilerek kan şekeri normale geçirerek hastalıktan kurtulmuş olcak kediniz.
Allahtan kedilerde şeker hastalığı kronik değildir.
Lütfen etrafımızda bir farkındalık yaratalım. Hayvandır diyip geçmeyip en ufak , farklılıkta bile tıpkı insanlar gibi onlarında yaşama standartını yükseltelim. Çocuklarımız ve gençlerimiz güzel bir doğanın içinde yaş almaya başlarken onlara farkındalık aşılayalım.
Çok kolay sadece : Sevgi ile..
Güneş…
Etki ve sonuçlarına.
Bu tarz hastalıkları öğrenmek adına tanı , tehsis ve tedavi sürecinde tıpkı biz insanlar gibi her hastalık tanı safhası çok önemli olduğunu belirtmek isterim.
İlk yazımda neden böyle bir konuyu ele aldığımsa tamamen bir tesadüfi bir bilinçlik.(ilerde yaşanmış hikayeler diye bir yazı ile anlatırım)
Hastalığın en çok erkek kediler de olması ve tedavisinin biz insanlarınkine oranla kronikleşmemesi ve üç aylık bir tedaviyle kan şekeri ayarlanmalarıyla eski sağlığına kavuşabileceğidir.
Hastalık en çok erkek kediler de oluyor. Obez ve ileri yaşlardaki erkek kediler de diyabetik şekere hastalığı primer olduğunda ; yani başka bir hastalık nedeniyle yan etkilerle kandaki şekerin yükselmesine bağlı değilde pankerasın yeterli ünsilin üretmemesi veya insiline karşı direnç göstermesi karşı ortaya çıkan bir durumdur.
Tıpkı her hastalık gibi bu hastalıkta belirli safhalarda gerçekleşip , uzun bir süre vucutta olup zamanla ortaya çıkan bir durumdur. Yani başka bir durum nedeniyle anlaşılması daha yüksek.
Mesela kedimizin aşırı kilo alması bizi hiç rahatsız etmez. Hatta hoşumuza gider. İştahının açıklığı , su içimi , mevsimsel kilo verip alması , mama değişikliği , yetişkin oldukça verilen gıda değişimleriyle bir çok yaptırımla kedinizdeki değişiklikleri bu tarz kendinizce cevaplar bulabilirsiniz. Bu tarz değişiklikler şeker hastalığı göstergelerinden biridir.
Kedilerin tüyleri en iyi sağlık göstergesidir. Deride kepeklenme , dökülme , keçeleşme , tüylerin kalitesinin değişmesi diğer etki göstergesidir.
İştah artışı ile birlikte , kedilerin vucutlarının bazı noktalarında dönküntüler başlar , ilk belirtilerin dikkatle görüleceği nokta ağız kenarında oluşan siyah noktalardır. Zamanla karın , meme çevresinde ve ileri safhada baldrı ve bacaklara kadar ilerler. Bu noktalar pek dikkat çekmeyen noktalardır. İlerleyen safhalarda bu noktalar kahverengi şeklinde ufak yaralara kadar ilerler.
Derilerinde tüy ve sık taranmayan tüy yapısıyla oluşan noktaların görünmesi imkansız anlarda hastalığın son safhasında bu noktalar kulak içlerinde görülebilecek cinsten ortaya çıkmaya başlar. Noktalar , huzursuzluk , kaşınma ve asabiyet yapar bir başka etkimiz de bu. Ve bu etken kaşıma ile hayvanın rahatlayamaması ile birlikte iştahı açan ve yemeğin bolca yenmesinin en önemli noktasıdır.
Bu Tarz belirtiler olduğunda kedinizde mantar olduğu söylenebilir. Yapılan mantar testiyle öyle olmadığı sonucuyla , mantar tedavisine başlanmış bir çok kedi olabilir. Bunun için sık sık kontrolle kedinizi takip edip başka tetkikler yapılmalıdır.
Başlangıçta vucutta ve bir çok yere yayılan döküntüler , zamanla ayak tırnaklarında görülür. Yağlı kahverimsi bir tabaka olur. Temizlense bile tekrardan olmaya devam eder. Zamanla tırnak etleri kızarmaya sonra da yara olmaya ve kanamaya başlar. Yapılan temizlemeler , sürülen pomatlar hiç fayda etmez. İyileşmeyen yaralarda hemen kan şekeri testi yaptırmak akla gelmelidir.
Tırnak ve patilerde önemli değişiklikler olur. Tırnaklar sertleşir , uzar ve kalınlaşır. Patilerde ise durum pembeler beyaz döner. ( öykünün kızı jalenin bir pembe patileri var yerim onu ben , çok sağlıklı :) ) patileri kuru ve dokunulduğunda bir hışır hışır ses durumu olur. Şeker tedavisiyle kandaki değişimle tekrar eskiye dönmeyle kedinizin sağlığındaki değişimi anlayabilirsiniz.
Kediler çok su tüketmezler. Doğal yaşamda avlandıkları hayvanların iç organlarından ve kanlarından bu gereksinimlerini temin ederler. Oysa evcil yaşamda avlanma şansı olmayan kediler , su ihtiyacı daha fazla olur. Yemek kaplarının yanına konan su gün aşırı ve bitince yenilenir. Aslında kedi taze ve duru su sever. Evin farklı yerlerine belirli aralıklarla tazelenmiş su koyarak kedinin su içme alışkanlığını taze su koyma şekliyle kazandırabilirler. Bu alışkanlığı kedinizde yapmazsanız tek su kabıyla kedinin ne kadar sıklıkla su içtiğini fark etmeniz zaman alabilir. Çok sık su içmeye başlayan kedimiz aslında çok önceden idrara sık çıkma ile vucuttaki şekerle kasların ve hücrelerin şekeri kullanıp enerjiye çevirememesiyle birlikte Halsizlik , güçsüzlü ve yorgunluk belirtisi gösterir.
Şekeri idrarla atmaya çalışan vucut kaybettiği sıvıyı fazla su içmeye başlayarak telefi etmeye çalışır. Ancak attığı sıvı , aldığı sıvıdan fazla olunca dehidrasyon yani sıvı kaybı başlar.Bu sırada çok yemesine rağmen vucut aldığı besini kullanamadığı için kilo kaybı oluşur. En tehlikeli dönemlerdir.
Kedi sahiplerini çok sık idrar yapma sırasında yanıltan sebeplerin başında sistitdir. Kendi varsayımlarıyla direk ilaç kullanılan kediler devam eden sorun nedeniyle yapılan testlerde sistit sonrası diyabet çıktı tehşishi konur.
Bu etkiler fark edilen kediyi veterinere getirdiğiniz de kedinize kan ve idrar testi yapacaklar, birkaç gün kan değerleri ölçülecek çıkan sonuçla üç ile altı ay süre zafında çoktan aza doğru insilin verilerek kan şekeri normale geçirerek hastalıktan kurtulmuş olcak kediniz.
Allahtan kedilerde şeker hastalığı kronik değildir.
Lütfen etrafımızda bir farkındalık yaratalım. Hayvandır diyip geçmeyip en ufak , farklılıkta bile tıpkı insanlar gibi onlarında yaşama standartını yükseltelim. Çocuklarımız ve gençlerimiz güzel bir doğanın içinde yaş almaya başlarken onlara farkındalık aşılayalım.
Çok kolay sadece : Sevgi ile..
Güneş…
2 yorum:
Güzel yazı. Beğendim.
Kedim olunca doktoru sen olacakasın hiç kaçış yok bilesin :))
Merhaba, kedimde pire kakaları var ve 4. Pire damlası yapmama rağmen gwçmiyor. Ne yapmalıyım? Lütfen yardım edin
Yorum Gönder